09 Kasım 2010

Laieikawai Efsanesi

alacakaranlik sis serap ve gokkusagi tanricasi laieikawai
Hawai'nin gökkuşağı tanrıçası La'ieikawai, ikiz kızkardeşi La'ielohelohe ile birlikte Oahu'da doğmuş. Efsaneye göre, karısının kız çocuk doğurmasına sinirlenen babaları karısı erkek çocuk doğurana dek bütün kızlarını öldüreceğine yemin etmiş. Bu yüzden büyükanneleri onları yetişkin olana kadar saklamak zorunda kalmış.

La'ieikawai'nin güzelliği dillere destanmış. Yüzünü bir kez görebilmek için uzak köy ve adalardan kabile şefleri büyükannesinin onu gizli sığınağından çıkardığı zamanlar ziyarete gelirmiş. Gökkuşağna benzer bir giysisi varmış ve o nereye giderse gökkuşağı da onu takip edermiş.

Nihayet, La'ieikawai güneş prensi ile evlenmiş ve hep onu izleyen gökkuşağı aydaki yeni evine gidebilmesi için ona merdiven olmuş; zira, güneş onun için biraz fazla sıcakmış. Herşey mutlu mesut giderken dünyayı ziyaret eden prens onun kızkardeşine rastlamış ve abayı yakmış. Allem etmiş, kallem etmiş ve kızcağızın sevgisini kazanmış.

Kocasının yokluğundan kaygılanan La'ieikawai Kahakaekaea tapınağına gidip bilgi kasesinden acı gerçeği öğrenmiş. Sadakatsizliğini tanrılara şikayet etmiş ve prense dolaşan hayalet olma cezası verilmiş. Hawai'nin ilk hayaleti (lapu, haw.) böylece ortaya çıkmış.

Günümüzde bile La'ieikawai'ya ka wahine o ka liula, Alacakaranlığın, Sisin ve Serapların Hanımı diye tapılmaktadır. Oahu'da derinliği bilinmeyen ve okyanusa çıkan bir kuyu olduğuna inanılır. Waiapuka denilen kuyu, vakdi zamanında La'ieikaeai'nin saklanmış olduğu mağaraya giden gizli bir geçittir.

07 Kasım 2010

Rüzgara Direnen Kuru Dallar

yanimda dur, patrick dougherty, RDU
Standby
Raleigh-Durham Airport Authority, Raleigh, NC, 2000.
Fotoğrafçı: Jerry Blow.
Marangozluktaki becerisini doğa sevgisiyle birleştiren Patrick Dougherty, doğa dinlerini benimsemiş olanların beğendiği sanatçılardan. İlkel inşa tekniklerine merak saldıktan sonra kuru dal ve fidanları eserlerinin hammaddesi yapmış. Arka bahçesinde tasarladığı küçük işlerden başlayarak, zamanla bir kamyon dolusu dal ve fidan gerektiren devasa mekan yerleştirmelerine (enstalasyon) kaymış. Bugüne dek dünyanın çeşitli yerlerinde sergilediği ikiyüzün üzerinde heykeli mevcut.

yabanin cagrisi, patrick dougherty, Cam Muzesi, Tacoma
Call of the Wild
Museum of Glass, Tacoma, WA, 2002.
Fotoğrafçı: Duncan Price.
Kendi elleriyle kütüklerden yaptığı evde, karısı Linda ve oğlu Sam'la beraber Chapel Hill, NC'de yaşıyor.

koseyi donunce, patrick dougherty, S Indiana Uni, New Harmony
Around the Corner
University of Southern Indiana, New Harmony Gallery, New Harmony, IN, 2003.
Fotoğrafçı: Doyle Dean.

05 Kasım 2010

Arkeolojik Tanrı ve Tanrıça Tasvirleri

Kadim zamanlarda, suyla ilişkili tanrı ve tanrıçaların, Kuş ve Yılan Tanrıça, Suyun Kadınları gibi, temsili resimlerini görmekteyiz (Gimbutas, 1974). Neolitik dönemde, bitkisel sembolizmin hızla yayılmasıyla birlikte, tarımsal döngüler, mevsimlerin geçişiyle bağlantırılandıran, ölüm ve yeniden doğum ebedi arketipini gösteren tanrı ve tanrıçaları keşfediyoruz.
tanrica figuru tarxien malta
Bereket Tanrıçası ya da Şişman Kadın, Tarxien, Malta, M.Ö. 3500-2500
Neolitik Malta'nın en ilgi çekici arkeolojik özelliği takımadaların çeşitli tapınak sahalarında bulunan çok sayıda kadın figürü ve heykelidir (Lagana, 2009). Bu tanrıça ve tanrılar için fazlaca yorum fikir ileri sürülmüşse de, kesin cevap günümüzde hala mevcut değil.
oturan tanrica figuru hagar qim malta
Oturan Tanrıça, Hagar Qim, Malta, M.Ö. 3500-2500
Tabii ki heykel sanatı dinsel anlayışı ifade etmek için kullanılmış ve Malta ve Gozo adalarından yaşayan çiftçiler için psikolojik anlamı olmuş. Bu yazıda, anaerkil bir geçmişimiz olduğu düşüncesinde olan arkeolog, tarihçi, mitolog ve feminist grupların bulunan simgeleri yorumlayışını ele alacağız ki çoğu tarin öncesi geçmişte bir Ana Tanrıça dininin varolduğunu savunmakta.

04 Kasım 2010

Gabija

ates tanricasi gabija
Gabija Litvanya'nın ateş ve ocak tanrıçası, her ev ve ailenin koruyucusu, mutluluk ve bereketin kaynağıdır. Mısır ve diğer tahılları da o gözetir. Binlerce yıldır kendisine tapılmaktadır. Bazen bir kedi ya da leylek, kimi zaman da kırmızılar giymiş kanatlı kadın olarak resmedilir. Geceleri ateşin sönmemesi, şömineden sıçramaması için vargücüyle çalışır. Kutsal ateşi, ocağın alevlerinde halen yaşamakta olduğuna inanılan ataların dünyasına giden bir geçittir.

Tanrıçayı kızdırmamaya çalışılır, ateşine sanki bir canlıymışçasına itina edilip saygı gösterilir. Ateş yalnız soğuk, temiz suyla söndürülür. Alevlere serpilen ekmek kırıntıları ve tuzla beslenir; çıtırtılar arasında onu mutlu edecek sözler söylenir. Bazen ocağın yanına yıkanması için bir tas temiz su bırakılır ve "Yıkan ve dinlen ateşin kadını" denir.

Kızgınlığı kötüdür, evinizi yakıp yerle bir edebilir. Kendisine iyi davranmayanlara, ateşine tekme atan, tüküren ya da işeyenlerin başına gelen tatsız şeylerin tasvirlerine folklorik hikayelerde sıkça rastlanır.

Kutsal Gabija kültü tarih öncesi köklerinden günümüze dek varlığını sürdürmüştür. Baş kadın ya da en yaşlı erkeğin önderliğinde düzenlenen ritüel ve törenlerde ocak ateşi merkezi konumdadır. Çağrıldıktıktan sonra kerkesin dileklerini diğer tanrılara o iletir. Gezegendeki tüm canlıların ateşli bir simgesidir o; saygıda kusur etmek istemeyeceğiniz bir varlıktır.

03 Kasım 2010

Bixia Yuanjin

cin safak tanricasi bixia yuanjin
Bixia Yuanjin Çin Taocu geleneğinin kader, şafak ve doğum tanrıçası. Mitolojide, tıpkı Türkçe'de olduğu gibi güneş ve doğum birbiriyle alakalı. Güneşin doğup dünyaya ışık saçmasıyla bebeğin ana rahminin karanlığından aydınlığa kavuşması özdeş tutulmuş. Bixia Yuanjin karanlığa son verip ışık, umut ve bilgelik getirirken, gökyüzünde, bulutlardaki evinden her çocuğun doğumuna nezaret eder, onlara iyi karma ve şans ihsan edermiş.

Bixia Yuanjin'e yakarmak için kutsal dağ Tai Şan'ın zirvesindeki Mor Şafak Tapınağına gidilir. Gebe kalmak isteyen kadınlar burada ondan yardım dilerler.

02 Kasım 2010

Çıplak Tanrıça Aditi

aditi lajja gauri
Lajja Gauri diye de bilinen Aditi Hindu gök tanrıçasıdır. Adı özgür, kısıtlanmamış, sınırsız anlamına gelir. Başı lotus çiçeği, çıplak ve mücevherlerle süslenmiş, bacakları doğum yapacakmış ya da cinsel birleşmeye girecekmiş gibi havada resmedilir.  Bu konumu yüzünden kimilerince ona uygunsuz, tahrik edici ve utanmaz kadın denmiştir. Bilinç ve bilinçaltının, zihnin, geçmişin ve geleceğin, tüm evrenin kesin hakimidir, anasıdır. Vedalarda adı geçen bir kaç tanrıçadan biridir.

Aditi gökyüzüdür
Aditi havadır
Aditi tanrıların tümüdür
Aditi ana, baba ve oğuldur
Aditi doğacak olan herşeydir.

-- Rig Veda, I.89.10

Yaşamın koruyucusu ve bütün canlıların yardımcısıdır. Hayatı aydınlatan ışık odur, bilinci mümkün kılar. İnsani düzeyde imgesi doğum yapan kadın, yani bereket, ilahi düzeyde soyun, yaşamın devamı, kozmik düzeyde evrensel yasalardır.

Bol ve verimli bir hasat ve sağlıklı çocuklar için çağırılır. Sınırsız gökleri simgeleyen mavi topazla taçlandırılmıştır. Mavi bir topaz kristali ve aynı renkten bir mum, minik bir sunak yapmak ve onun güçlerinden yararlanmak için yeterlidir.

01 Kasım 2010

Şehrin Kalbinin Attığı Yer

aztek savas tanrisi huitzilopochtlim
Aztlan'da Aztekler, Azteca Chicomoztoca denilen güçlü elit tanrıları tarafından yönetilmekteydi. En büyük tanrı Huitzilopochtlim zamanla kullarından sıkıldı ve onlardan kızkardeşi Malinalxochitl'i yanlarına alarak şehri terketmelerini istedi. Ve Aztekler Aztlan'dan güneye doğru, yeni yerleşimlerini nereye kuracaklarını bilmez halde yola çıktılar.

Kadının çok ama çok güzel olduğu söylenirdi, hem görünüşü hem de tavırlarıyla. Yine de şeytani bir tarafı da yok değildi: erkekleri çılgına döndürebilir, bir nehri yatağından oynatabilir, bakışlarıyla düşmanlarını öldürebilirdi. İstediği kişinin algılarını öyle etkilerdi ki, insan tehlikeli bir dev ya da korkunç bir canavar gördüğü yanılgısına düşerdi. Arayışları boyunca bir süre onlara liderlik etti; rüyalarında Huitzilopochtlim'in büyüsü ve direktifleri ona yardımcıydı.

Bazen, geceleri herkes uyurken seçtiği bir adamı çadırından çıkartıp zehirli bir yılanın üstüne attığı olurdu. Aynı zamanda yetenekli bir cadıydı da, kendisini dilediği herhangi bir hayvan ya da kuşa dönüştürebiliyordu. Tehlikeli güçlere sahip olması dolayısıyla kendisine tanrıça gibi davranılmasını istedi, daha azı kurtarmazdı. Aztekler çaresiz ona katlandılar, ne de olsa savaş tanrısı Huitzilopochtlim'in kızkardeşiydi o. Bir süre sonra, artık dayanamadıklarında onu baştanrıya şikayet ettiler. Baştanrı onları haklı buldu ve kızkardeşini sonsuz bir uykuya yatırdı. Onlara da büyüye değil, yalnız ok ve kalkanlarına ve cesaretlerine güvenmelerini öğütledi.

Aztek mitleri başkentleri Tenochitlan'ın, Malinalxochitl'in oğlu Copil'in kalbinin gömüldüğü yerin üstüne inşa edildiğini söyler. Copil, fiilen olmasa bile simgesel olarak kurban edilen ilk insandır.